14 Haziran 2010 Pazartesi

Soru Neydi Kaçırdım??!

14 Haziran 2010 Pazartesi

Kendimle ilgili bir takım şeyleri sorgularken, bu ara lanet olsun yine her bir haltı düşünecek vaktim acayip bir var... Boş işler müdürü olmamın son raddindeyim:p Sınırlarımı zorluyorum artık sanırım.. Her neyse..ben evlenebilecek en son insanım, yapamam fenalık basar dediğim zaman konuştuk baya bir dün ve şuna karar verdik. İstersen herkesi sevebilirsin. Gününü gün edebilirsin. Her şey gelip geçici sonucta. Ama çocuk sahibi olmak düzenli bi hayat kurmak için bazı şeylerden fedakarlık etmen gerekir. Evlenince o güzelligi bozmamak için de başka şeyleri çok düşünmemeye başlarsın. Haydi bakalım buradan yak. Hani birini gördün, ona aşık oldun, ömrün boyunca onunlasın gibi bir kavram yok. Sen yarın hayatındaki insanı çıkarırsan, karşına bir başkası elbet çıkar. İnsanız sonuçta herkesten etkilenebiliriz o anda.. Aşık olduğunu sanabilirsin ve başka bir dolu şey.. Bu yüzden de tekeşlilik diye bir kavram da pek yoktur... Ama hayatındaki insanın her şeyine katlanıp onunla bir çok şeyi aşmanın güzelliklerini tadınca (seni her konuda anlayan, kafa dengi bir insan bulanlar bunu daha iyi anlayacaktır) diğer kavramları gözardı etmeye başlarsın. Başkalarıyla olabilitesi olsa bile istemezsin..Çünkü hayatındaki insana değer verirsin..Belki de onun sana aynı şeyi yaptığında nasıl üzüleceğini bildiğinden bunu ona yapamazsın. Peki buna cesareti olan kaç insan var??

p.s. Şıpsevdi sakızlarını ne de çok severdim!! Bir ara çiğnediğim bütün sakızların içinden çıkan yazıları biriktirirdim. Şu an neredeler en ufak bir fikrim olmasa da:/ Aşkla ilgili herkesin söyleyeceği pek çok şey vardır elbet. Belki de tek bir doğrusu olmayan kavramlardan biri de odur :)

0 fikrim var:

 
◄Design by Pocket