6 Mart 2010 Cumartesi

Küçücük Bir Gezi...~Konya~

6 Mart 2010 Cumartesi

Bundan iki hafta önce Cuma günü aniden Konya'ya, ablamın yanına gitmeye karar verdim. Daha önce de çok kez gittiğim şehri, bu sefer geçen yıl okuduğum kitapların da etkisiyle farklı bir şekilde gezdim. Önce ablam ve kuzenimle beraber Mevlana'yı ziyaret ettik. Daha önce de 2 defa ziyaret ettiğim yeri ve burada çeşitli yerlerde geçen isimleri daha net anladım. Çünkü; geçtiğimiz yaz önce Ahmet Ümit'ten Bab-ı Esrar'ı, ardından da Elif Şafak imzalı Aşk'ı okuyunca o dönem ve kişiler hakkında biraz daha bilgi sahibi oldum. İyi ki de okumuşum; türbede yatan diğer kişilerin isimleri daha tanıdık geldi bu sefer, kim kimdir daha iyi gördüm. Aslında müze olarak adlandırılan türbenin bir kısmı tadilattaydı dolayısıyla kapalıydı. Daha önce oraları gezdiğim için de ayrıca bir merak uyandırmadı. Müzenin içerisinde sergilenen eşyalarda küçük düzen değişiklikleri yapılmış. Daha önce yaptığım ziyaretlerde, kendimi manevi olarak çok yoğun bir ortamda , manevi olarak yorgun bulurdum. Ama bu sefer öyle olmadı nedenini de anlamadım...
Mevlana'yı ziyaret ettikten sonra, bu yıl -yine romanların sayesinde- iyice gün yüzüne çıkan Şems-i Tebrizi'nin türbesine gittik. Çok sade, bir caminin içerisinde yer alıyor. Cami Şems'in öldürülüp içerisine atıldığı kuyunun üzerine yapılmış. Oraya da gittiğime memnun oldum.
Ardından acıktığımızı farkedip, Konya'nın meşhur Tandır'ını yemeye gittik. Aslında yemeyecektim -çünkü diyet zamanı böyle şeyler yenmemeli- ama azıcık tadına baktım, kendimi engelleyemedim. Lokantalarda yediğim etlerin en lezzetlisiydi diyebilirim.
Bu iki günlük kısacık tatil böyle geçti. Yolunuz düşerse size de bunları yapmanızı tavsiye ederim...

0 fikrim var:

 
◄Design by Pocket